T.C.

YARGITAY

1. CEZA DAİRESİ

E. 2022/10159

K. 2023/243

T. 2.2.2023

DAVA : İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 Sayılı Kanun) 286. maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260. maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291. maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294. maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298. maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

KARAR : Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 Sayılı Kanun’un 94. maddesiyle değişik 5271 Sayılı Kanun’un 299. maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

KARAR : I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Karabük Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.03.2022 tarihli ve 2020/340 Esas, 2022/131 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 Sayılı Kanun) 82. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 53. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 17.06.2022 tarihli ve 2022/1164 Esas, 2022/1609 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan Kurum vekili ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının, 5271 Sayılı Kanun’un 280. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

A. Katılan Kurum Vekilinin Temyiz Sebebi

Vekalet ücretine ilişkindir.

B. Sanık Müdafinin Temyiz Sebepleri

1. Haksız tahrikin varlığına ilişkindir.

2. Takdiri indirime ilişkindir.

3. Suç vasfına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesi’nin Kabulü

1. Olay tarihinde maktulün kardeşi…’ın işletmeciliğini yaptığı ….,Roma isimli iş yerinde …,’ın baş kısmından ateşli silah ile yaralandığı, …..,’ın ağabeyi…’ ın olayı gerçekleştiren maktulün eski eşi olan sanık …’ ın elinden tabancayı aldığı, Vildan’ın hastaneye kaldırıldığı, olay tarihinden itibaren 17.03.2020 tarihine kadar yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındığı, 17.03.2020 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır.

Sanığın eyleminin hukukî değerlendirilmesi yönünden; sanığın maktulün kendisinden ayrı yaşadığı tarihten itibaren ayrılık kararını hazmedemeyerek maktulü öldürme fikrini her geçen gün özümseyerek silah temin ettiği, olay günü de makul süre geçmesine rağmen verdiği karardan caymadığı, sebatlı irade ile sakin ve soğukkanlı hareket ederek olayın gerçekleştiği dükkana daha önceki planı dahilinde arka kapıdan giriş yaparak atışa hazır altı adet mermi tabanca içerisinde sekiz adet mermi yanında olmak üzere, hiç konuşma ve tartışma içerisine dahi girmeyip atışa hazır hâldeki tabanca ile maktul …’ın doğrudan kafasına yakın mesafeden tek kurşun ile ateş ederek ölüme sebebiyet verdiği şeklindeki eylemini tasarlayarak işlediği bu sebeplerle sanığın nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasına karar verildiği belirlenmiştir.

2. Olay yeri inceleme raporu ve basit krokisi dava dosyasında bulunmaktadır.

3. Olaya ilişkin görgüsü olan tanık A. A.’nın beyanları dosyada bulunmaktadır.

4. 17.02.2020 tarihli Karabük 3 Nisan Şehit…Polis Merkezi Amirliği şikâyetçi ifade tutanağında maktul …’ın “…eşimin ruhsatlı veya ruhsatsız silahı yoktur. Olay ikametgahımızda gerçekleştiği için tanığım yoktur, evde kamera yoktur. Benim kırılan telefonum ile ilgili herhangi bir davam ve şikayetim yoktur…” şeklindeki uzaklaştırmaya talebine ilişkin beyanı dosyada bulunmaktadır.

5. 03.03.2020 tarihli maktulün sanığa yönelik uzaklaştırma talebinin uzatılmasına dayanak teşkil eden mesaj içerikleri ve sanığın beyanları dosyada bulunmaktadır.

6. Kesin ölüm sebebini belirten Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı Karabük Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan 21.10.2020 tarihli otopsi raporunda;

“1) Sol frontotemporal bileşke ön yüzde 0,7 cm’lik, üzeri metalik sütüre ateşli silah mermi çekirdeği (ASMÇ) giriş yarası,

2-) Sağ kulak kepçesi hemen üzerinde en geniş yerinde 1 cm olan, üzeri metalik sütüre ASMÇ çıkış yarası izlendiği, sütürler kaldırıldığında çıkış yarası olarak haricen 2 numara da tanımlanan yaranın yıldızvari özellikte olduğu, yara kenarlarının dışarıya doğru protrude olduğu,

3-) Sağ kol proksimal 1/3 ön dış yanda 1,5 cm’lik üzeri sütüre kurutlu ASMÇ giriş yarası izlendiği, Kişinin vücudunda tespit edilen ve harici muayenede 1, 2 ve 3 noda tarif edilen adet ateşli silah mermi çekirdeği yaralarının vücudun uygun açı ve pozisyonunda 1 (bir) adet atışla husulü mümkün olabileceği,

Kişinin vücudunda haricen 1 noda tarif edilen ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasının müstakilen öldürücü nitelikte olduğu,

Cesetten 0,7 cm çapında gömlekli, deforme olmamış, üzerinde yiv set izleri bulunan 1 (bir) adet mermi çekirdeği elde edildiği,

Kişinin ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı kafatası kemik kırıkları ile birlikte beyin kanaması, beyin doku harabiyeti ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiş olduğu”

Görüşlerine yer verildiği belirlenmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesi’nin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

A. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz Sebebi

Katılan Kurumun kendisini vekille temsil ettirdiği ve sanığın yargılama konusu suçtan mahkûmiyetine karar verildiği anlaşılmakla, buna rağmen katılan Kurum lehine vekâlet ücretine hükmolunmadığı anlaşılmakla, bu husus hukuka aykırı görülmüş ise de bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

B. Sanık Müdafinin Temyiz Sebepleri

1. Haksız Tahrikin Varlığı Yönünden

Sanık ve maktul arasında hiç konuşma ve tartışma olmadan sanığın doğrudan maktule ateş ettiği sanık ikrarı ve tanık beyanı ile sabit olduğundan sanık hakkında 5237 Sayılı Kanun’un 29. maddesi hükümlerinin uygulanması yoluna gidilmediği anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Takdîri İndirim Yönünden

Sanığın sosyal ilişkileri, fiilden sonraki tutum ve davranışları ile kendisine verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri dikkate alınarak takdîren sanığa verilen cezada takdiri indirim hükmünün uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmediğinden hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3. Suç Vasfı Yönünden

Sanığın maktulün kendisinden ayrı yaşadığı tarihten itibaren ayrılık kararını hazmedemeyerek maktulü öldürme fikrini her geçen gün özümseyerek silah temin ettiği, olay günü de makul süre geçmesine rağmen verdiği karardan caymadığı, sebatlı irade ile sakin ve soğukkanlı hareket ederek olayın gerçekleştiği dükkana daha önceki planı dahilinde arka kapıdan giriş yaparak atışa hazır altı adet mermi tabanca içerisinde sekiz adet mermi yanında olmak üzere, hiç konuşma ve tartışma içerisine dahi girmeyip atışa hazır hâldeki tabanca ile maktul …’ın doğrudan kafasına yakın mesafeden tek kurşun ile ateş ederek ölüme sebebiyet verdiği şeklindeki eylemini tasarlayarak işlediği anlaşıldığından suç vasfının tayininde bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

SONUÇ : Gerekçe bölümünde (A) paragrafında açıklanan nedenle katılan Kurum vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi Dairesinin, 17.06.2022 tarihli ve 2022/1164 Esas, 2022/1609 Karar sayılı kararının, 5271 Sayılı Kanun’un 302. maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303. maddesinin birinci fıkrası gereği hüküm fıkrasının mahsus bölümüne; “Karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi gereğince 10.250,00 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak kendisini vekille temsil ettiren katılan Kuruma ödenmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oybirliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ve sanığın tutuklulukta geçirilen süre dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 Sayılı Kanun’un 304. maddesinin birinci fıkrası uyarınca Karabük Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,02.01.2023 tarihinde karar verildi.

Yorum yapın